çocuk hastalıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
çocuk hastalıkları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Çocuğunuza Verdiğiniz İlacı Tanıyor musunuz?

Çocuğunuza Verdiğiniz İlacı Tanıyor musunuz?

“Soğuk algınlığında kullanılan ilaçlar nelerdir?”
“En sık kullanılan soğuk algınlığı ilaçlar hangileridir?”
“Çocuğum soğuk algınlığına yakalandığında reçetesiz satılan ilaçlardan kullanmalı mıyım?”
“Çocuğum soğuk algınlığına yakalandığında ne yapmalıyım?”

Çocukları hastalandığında anne babaların en sık sorduğu soruların yanıtları biliniyor mu?

Memorial Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. Onur Kurlu, “Çocuklarda soğuk algınlığında kullanılan ilaçlar hakkında bilgi verdi ve anne babalara önerileri sıraladı.

3 yaş altı çocuğunuza ilaç vermeden mutlaka doktora danışın

Piyasada burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, baş ağrısı ve öksürük gibi soğuk algınlığı belirtilerine yönelik düzinelerce ilaç bulunmaktadır. Fakat bu ilaçların kolay ulaşılabilir olması her zaman işe yarayacakları ya da güvenli oldukları anlamına gelmiyor. Aslında soğuk algınlığının en iyi ilacı bol bol dinlenmek ve bol sıvı almaktır. Reçetesiz satılan ilaçları bebeklere ve 3 yaşın altındaki çocuklara vermeden önce mutlaka doktorunuza danışınız.

En sık kullanılan soğuk algınlığı ilaçları hangileridir?

Öksürük şurupları
Öksürük gece boyunca çocukların uyumasına engel olduğunda oldukça can sıkıcı olabilir. Fakat öksürük her zaman akciğer kaynaklı olmayıp, çoğu zaman üst solunum yollarından geniz yoluyla aşağıya inen salgıların yaptığı irritasyon neticesinde gelişir. Böylelikle üst solunum yollarından gelen enfekte salgının alt solunum (akciğerlere) inmesi önlenmiş olur. Vücudun bu normal koruma refleksini durduran ilaçlar çocuklar için zararlı dahi olabilir.


Birçok reçetesiz satılan öksürük ve soğuk algınlığı ilacında öksürüğü azaltacak/ rahatlatacak maddeler bulunur. Bu tür ilaçlar genellikle dekstrometorfan ya da difenhidramin ihtiva ederler. Çocuklarda öksürüğü yatıştırmak için kullanılan bir diğer madde de kodeindir. Kodein ihtiva eden ilaçların bazıları reçetesiz satılsa da genellikle bu tür bir ilacı almak için reçeteye ihtiyacınız olacaktır.
Bu tür ilaçlarla ilgili yapılan çoğu araştırma yetişkinler üzerinde yapılmıştır. Çocuklar üzerinde yapılan birkaç çalışma ise ilaçların herhangi bir faydası olduğunu göstermemiştir.


Üst solunum yolu açıcılar (Dekonjestanlar)
Üst solunum yolu açıcılar, ağız yoluyla alınan hap ya da şurup şeklinde hazırlanmış adrenalin türü ilaçlardır (kan damarlarında kasılmayı sağlayıcı bir madde). Bu soğuk algınlığı ilaçları bağlı burun tıkanıklığı/şişliğini ve salgılarını azaltmak için verilirler. Bu tip ilaçların kullanımıyla, çok alttaki sorunu gidermekten çok, hastalıkta görülen yakınmaları hafifleterek geçici bir süreyle rahatlama hissi uyandırmak amaçlanır. Ancak yanlış dozda ve sıklıkta kullanımı halinde çocuklarda hızlı kalp atışı, huzursuzluk ve uykusuzluk gibi yan etkilere yol açabilirler.
Antihistaminikler (alerji ilaçları)

Antihistaminikler genellikle alerjik burun akıntısı ya da aksırığı azaltmak, deri döküntüsü, suçiçeği ve böcek ısırmalarında ise kaşıntıyı azaltmak amacıyla kullanılır. Salgıları azaltıcı ve gıcık giderici özelliklerinden dolayı bazı soğuk algınlığı ilaçlarının içinde de bulunmaktadırlar. En sık görülen yan etkileri uyuklama, ağız ve boğaz salgılarında kurumadır.

Burun damlaları ya da spreyleri
Tabî (fizyolojik) tuzlu su ihtiva eden burun damlaları ya da spreyleri burun içindeki salgıları yumuşatarak çocukların daha rahat nefes almalarına yardımcı olurlar. İlaç ihtiva eden burun damlaları ya da spreyler hekim tavsiyesi olmadan kullanılmamalıdır.


Ağrı kesici ve ateş düşürücüler
Reçetesiz satılan en yaygın ağrı kesiciler asetilsalisilik asit (ASA), parasetamol ve ibuprofendir.
“Asetilsalisilik asit” ihtiva eden ilaçlar (örneğin Aspirin) çocuklarda ya da ergenlerde soğuk algınlığı, su çiçeği ya da gripten kaynaklanan ateşte kullanılmamalıdır, kullanıldığı takdirde Reye sendromu”na (karaciğer ve beyinde tahribat yaratabilecek bir hastalık) neden olabilir.
Bebek (6 aydan küçük) ateşi varsa mutlaka doktoruyla görüşülmelidir.
Çocuğa ilaç içirilemiyorsa fitil de kullanılabilir. Fakat sadece bir yolla ilaç verilmelidir. Hem fitil hem de ağızdan ilaç verilmemelidir.
Çocuğa verilen ilacın prospektüsü kullanmadan önce dikkatlice okunmalıdır.

Birçok ilaçta olduğu gibi ateş düşürücülerde de açıkta bırakılmış ilaçların çocuklar tarafından yüksek miktarlarda içilmesi istenmeyen hatta ölümcül olabilecek sonuçlar doğurabilir.

Çocuğum soğuk algınlığına yakalandığında reçetesiz satılan ilaçlardan kullanmalı mıyım?

Çocuğunuz hasta olduğunda onun kendini daha iyi hissetmesini istersiniz. Birçok ebeveyn bu gibi durumlarda reçetesiz öksürük ve soğuk algınlığı ilaçlarına sarılır. Ağrı kesici ve ateş düşürücüler hariç, bunların işe yaradığına dair bir mevcut bir kanıt yoktur. Ayrıca bu ilaçların bazı yan etkileri çocuğunuzun kendini daha kötü hissetmesine neden olabilir.
Bunların yanı sıra bir de çok fazla ilaç vermeniz riski vardır. Bu nedenle doktor aksini önermedikçe aynı anda birden fazla ilaç kullanılmamalıdır.

Çocuğum soğuk algınlığına yakalandığında ne yapmalıyım?

Çocuğunuz soğuk algınlığına yakalandıysa bol sıvı verip dinlenmesini sağlayınız. Soğuk algınlığına virüslerin neden olduğunu ve bunun ilaçla tedavi edilemeyeceğini unutmayınız. Virüslerin kendi süreçlerini tamamlamaları gerekir, bu da aslında doktorunuzun yapabileceği çok fazla bir şey olmadığı anlamına gelir.
Fakat daha ciddi sorunlar ilk başta soğuk algınlığı olarak kendilerini gösterebilirler.

Çocuğunuzda aşağıdaki belirtilerden herhangi biri varsa doktorunuza başvurunuz:
• Kulak ağrısı
• 72 saatten uzun süren ateş ya da 3 aydan küçük bebeklerde her türlü ateş.
• Aşırı uyku hali
• Aşırı huysuzluk ya da mızmızlık
• Deride kızarıklık, döküntü
• Hızlı nefes alma ya da zorlukla nefes alma
• Normale oranla daha az idrara çıkma

Çocuklarda Okulla Birlikte Başlayan Hastalıklar

Çocuklarda Okulla Birlikte Başlayan Hastalıklar

”bizim çocuk okula başladığından beri bir türlü iyileşmiyor sürekli hasta, iyi bakamıyoruz desek evde de değişen bir şey olamadı ki ?.... derler. bunun nedeni;
Ev kadar steril olmayan okul ortamı çocukları virüsler ve bakterilerle karşı karşıya bırakıyor. Çocuklarını okula gönderen ailelerin özellikle solunum yolu rahatsızlıklarına karşı dikkatli olması gerekiyor.

Okulla birlikte hastalıklar da başlar

Çocuklar kreşe veya okula başlayana dek ev ortamında çok sık hastalanmazlar. Okul ve kreşlerin açılması ile birlikte durum tersine döner. Hastalıklar hem onların hem de ailelerin yaşamının bir parçası halini alır. Sonbahar ve yaklaşan kış ayı ile birlikte toplu yaşanan yerlerde damlacık yolu ile yayılan ve solunum yollarına yerleşen virüslerin yol açtığı enfeksiyonların ortaya çıkmasında artış görülür.

Grip hastalıklarda başı çekiyor

Bu enfeksiyonların başında soğuk algınlığına neden olan gribal enfeksiyonlar gelir. Grip, özellikle eylül ile mart ayları arasında sonbahar-kış dönemini kapsayan mevsimsel özellik arz eden bir hastalıktır. Ateş, baş ağrısı halsizlik, kırgınlık ile başlar. Öksürük, burun akıntısı veya tıkanıklığı ardından akciğer enfeksiyonu, sinüzit ve orta kulak enfeksiyonu gibi hastalıklarla komplike olabilir. Kış aylarında 2 yaşın altındaki çocuklarda gözlenen solunum yolu enfeksiyonlarının yüzde 80’i bu virüslerden kaynaklanır.

Ailelere uyarılar

Aileler çoğu kez ateş, öksürük, burun akıntısı ve öksürük şikayeti olan çocuklarına gereksiz yere antibiyotik ve öksürük şurubu verir. Oysa yapılan çalışmalar virüs enfeksiyonlarında bu ilaçların etkili olmadığını ortaya koymaktadır. Ateş düşürücülerin ise gereksiz yere kullanımı çocukların doğal bağışıklık sisteminin güçlenmesine engel olmaktadır.

Bakteri-virüs farkı

Bakteriler aracılığı ile oluşan bademcik enfeksiyonu ile virüslerin neden olduğu solunum yolu enfeksiyonunu birbirinden ayırt etmek tedavi seçiminde çok önemlidir. Bademcik enfeksiyonunda öksürük ve burun akıntısı genellikle olmaz; ateş, yutkunmada güçlük, iştahsızlık ve karın ağrısı ön planda iken virüslerin neden olduğu gribal enfeksiyonlarda öksürük, burun akıntısı, halsizlik, yaygın kas ağrıları daha belirgin şikayet olarak gözlenmektedir.

Öksürük ilaçlarına dikkat

Solunum yolu enfeksiyonlarında gözlenen öksürük şikayeti aslında oluşan salgıların solunum yollarından temizlenmesi için vücudun bir savunma mekanizması olarak işlev görür. Öksürük kesici özellik arz eden ilaçların kullanımı, vücudun bu doğal savunmasını bloke ettiği için kullanılması önerilmez. Bazen bademcik enfeksiyonu ile gribal enfeksiyon ayırımı muayene sonucunda da yapılamaz. Bu durumda boğaz kültürünün alınması, bazı kan testlerinin yapılması ve sadece ateş düşürücü verilerek hastanın gözlenmesi gerekir. Özellikle alerjik bünyesi olan çocuklarda astım atağını başlatması veya küçük bronşların salgılarla tıkanması neticesinde bronşiolit’e neden olabilmesi açısından gribal enfeksiyonlara karşı tedbir almak bu aylarda özellikle önemlidir.

En iyi yöntem aşı

Bazen solunum sıkıntısı nedeni ile hastaneye yatırılarak tedavi gerektirecek kadar ağır solunum sistemi enfeksiyonuna yol açabilen gribal enfeksiyonları önlemenin en önemli yolu, aşılanmadır. Dünya Sağlık Örgütü her sene yeni tip grip virüsüne karşı hazırlanan grip aşılarının özellikle şeker hastalığı, alerjik bronşit, bağışıklık yetersizliği, doğumsal kalp hastalığı gibi rahatsızlıkları olan çocuklara uygulanmasını önermektedir. Amerikan Pediatri Akademisi de 6 aydan büyük her çocuğa eylül ile ocak ayları arasında grip aşısı yapılmasını önermektedir. Alınacak önlemlerin başında enfeksiyon geçirmekte olan kişilerin toplum içine girmemesi, maske kullanması ve el hijyenine önem göstermesi gelir.

Grip-nezle farkı

Nezle hali grip ile çok sık karıştırılan bir durumdur. Ancak nezlede genel durum daha iyidir. Ateş yüksek olmaz. Daha ziyade hapşırık ve burun akıntısı ve ardından burun tıkanıklığı ile kendisini gösterir. Nezle ve grip gibi hastalıkların uzun sürmesi hastalığın sinüzit ve orta kulak enfeksiyonu ile komplike olmasına yol açabilir. Bu nedenle sinüslerin ve östaki kanalının ağzının açılmasını sağlayacak steril tuzlu su içeren burun damlalarının kullanımı yarar sağlayacaktır. Eğer bir çocukta yılda 5 defadan fazla tekrarlayan ve sinüzit, orta kulak enfeksiyonu, akciğer enfeksiyonu ile komplike olan solunum yolu enfeksiyonu geçirme şikayeti varsa mutlaka uzman bir hekim tarafından muayene edilmesi gerekir.

Kaynak: Memorial Hastanesi Çocuk Hastalıkları Uzmanı Dr. Ercan Tutak